Seefull list on medicalpark.com.tr
Geri Bebek Sağlığı Bu belirtileri gözden kaçırmayın! Bebeklerde görülen 6 göz sorunu. MENÜ göz kapağı kenarlarında, üstte 2 ve altta 2 olmak üzere 4 küçük delik
1) Göz Kapağı Düşüklüğü Ameliyatı (Üst Blefaroplasti Ameliyatı) Üst blefaroplasti ameliyatında göz kapağındaki derinin bir kısmı alınır ve bir miktar yağ doku eklenir veya çıkarılır. Bir tür plastik cerrahidir. Göz kapağı düşüklüğünde net sonuç veren tek tedavidir. Ameliyat görme bozukluğuna yol açan
GözKapağı Düşüklüğünün Tedavisi. Pitozisin tedavisi ameliyatladır. Çeşitli ameliyat teknikleri olmakla birlikte, en sık uygulanan 2 ameliyat tekniği şunlardır: Levator rezeksiyonu: Göz kapağı kası fonksiyonu yeterli olduğu zaman bu teknik tercih edilir. Frontale asma tekniği: Göz kapağı kası çok zayıf olduğunda bu
Op. Dr. Başar Kaya: Göz kapağı düşüklüğü eğer yaşlılığa bağlı ise, basit bir estetik sorundur. Tabi bunun yanında göz kapağının düşüklüğü artık kişinin görme alanı üzerinde negatif bir etkiye sebep olmuş ise, bu estetik bir sorun dışında bir görme problemi yarattığı için aynı zamanda fonksiyonel bir
Göz kapağı düşüklüğü tedavisi ameliyatsız gerçekleştirilebilir. Pitozis koltuk değneği yöntemi ile, gözlük çerçevesinin içerisine bir ek eklemekten geçer. Cerrahi olmayan bu seçenekle göz kapağı olması gerektiği yerde tutularak sarkmanın önüne geçilmiş olur. İki tip olan pitoz koltuk değneğinden ilki
1DRa66. Göz Yorgunluğu Neyin Belirtisi? Göz Kapağı Düşüklüğü Neden Olur? Göz kapaklarına ağırlık çökmesi nedenleri ile ilgili bilinmesi gereken bazı bilgiler…Sayfa İçeriği Göz Yorgunluğu Neyin BelirtisiGöz yorgunluğu bazı hastalıkların habercisi olabilir. Göz yorgunluğun da dikkat edilmesi gereken bazı noktaları yazımızın içeriğinde siz değerli dostlarımız için derledik. Göz kapağı düşüklüğü neden olur? ve Göz kapaklarına ağırlık çökmesi nedenleri ile ilgili sorularının cevaplarına yazımızın devamına giderek ayrıntılı olarak ulaşabilir ve öğrenebilirsiniz. Peki göz yorgunluğu neyin belirtisi?Göz kapağı düşüklüğü günümüz de hem çocuklarda, hem de yetişkin bireylerde rastlanmaktadır. En çok görülen göz kapağı düşüklüğü tipleri doğumsal ya da kas zayıflığına bağlı olarak yaşlanma ile ortaya çıkmaktadır. Bu durum basit bir estetik sorunu değildir. Göz yorgunluğu ise genellikle uzun okumalardan vede dijital ekranlar önünde aşırı vakit geçirdikten sonra meydana gelir. Bazı aydınlatmalar da göz yorgunluğuna neden olur. Doğuştan ya da ileri yaşlarda görülen göz kapağı düşüklüğü, en sık nedeni yaşa bağlı göz kapağını kaldıran kaslarda güçsüzlük, göz bölgesine gelen travmalar, geçirilmiş göz ameliyatları, miyokondrial miyopati gibi kas hastalıkları vede doğuştan göz kapağı kaslarının yeterli gelişmemesi olarak sınıflandırılır. Sizde yazımızın devamına giderek göz yorgunluğu belirtilerine ulaşabilir ve Kapaklarına Ağırlık Çökmesi NedenleriGöz Kapağı Düşüklüğü Neden Olur?Göz kapağı düşüklüğü nedenleri arasında en sık rastlanan yaşa bağlı olan senil pitozis gelmektedir. Bu tip genellikle 50 ya da sıklıkla 60 yaşından sonra belirginleşmeye başlamakta. Yaş ilerledikçe de göz kapağı düşüklüğü artar. Yaşa bağlı meydana gelen bu pitozisin latince adı Aponevrotik Pitozis olarak bilinir. Göz kapağı düşüklüğüne neden olan bazı hastalıklar da bulunmaktadır. Bunları aşağıda sırası ile bulabilirsiniz. Göz Yorgunluğuna Neden Olan Hastalıklar– Myastena graves. – Nörolojik hastalıklar. – Okülofarengeal distrofi. – Müsküler distrofiler. – Kronik progresfi eksternan oftalmopleji. – Marcus gunn sendromu. – Kas hastalıkları nedeni ile düşük göz kapağı. – Üçüncü sinir felci. – Beyin de yer kaplayan bir tümör ya da damar genişlemesi. – Horner sendromu. – Multiple sklerozis. – Oftalmoplejik Yorgunluğu Belirtileri– Başağrısı. – Kızarmış ve tahriş olmuş gözler. – Boyun ya da sırt Yorgunluğu Neyin Belirtisi, göz yorgunluğu ve göz kapağı düşüklüğü bazı hastalıkların habercisi olabilir. Bazı hastalıklar da göz yorgunluğu ve göz kapağı düşüklüğüne neden olabilir. Yazımızın içeriğin de bunlarla ilgili ayrıntılı bilgilere ulaşabilirsiniz. Eğer sizin de göz yorgunluğu neyin belirtisi, yazımız hakkında sorularınız varsa bize yorum bölümünden ya da sosyal ağlarımızdan sorabilirsiniz. Göz yorgunluğu neyin belirtisi, sayfamızı arkadaşlarınızın da bilgisi olması için onlarla paylaşarak, arkadaşlarınızı da göz yorgunluğu belirtileri yazımızdan haberdar facebook sayfamızdan takip edebilirsiniz. Facebook sayfamıza gitmek için TIKLASoru vede şikayetleriniz için bize yorum bölümünden yazabilirsiniz. Her türlü sorunlarınız için yardımcı olmaya çekebilecek diğer tavsiye bağlantımız; MS Atağı Nasıl Olur?
Çocuklarda doğuştan ya da yaşa bağlı olarak göz kapaklarında gelişen içe ya da dışa dönme, üst göz kapağı düşüklüğü, kirpik bozuklukları gibi sorunlar nedeniyle gözün fonksiyonu tehlikeye girebiliyor. Göz Hastalıkları Uzmanı Yeniad konu ile ilgili bilgiler verdi. Göz kapağı düşüklüğü doğuştan veya ilerleyen yaşlarda görülebilmektedir. En sık göz kapağı düşüklüğü nedenleri yaşa bağlı göz kapağını kaldıran kaslarda güçsüzlük, göz bölgesine gelen travmalar, geçirilmiş göz ameliyatları, miyokondrial miyopati gibi kas hastalıkları ve doğuştan göz kapağı kaslarının yeterli gelişmemesidir. -Doğuştan göz kapağı düşüklükleri neden olur? Doğuştan göz kapağı düşüklüğü, göz kapaklarını yukarı kaldıran" levator palpebralis" olarak adlandırılan kasın yeteri kadar gelişmediği durumlarda ortaya çıkar. Her 10 bin doğumda bir bebekte bu durum ortaya çıkabilmektedir. Doğuştan göz kapağı düşüklükleri sadece estetik bir durum değildir. Eğer üst göz kapağı göz bebeğini kapatacak kadar düşükse o gözde tembellik riski olduğundan ileride görme kayıplarına yol açabilir. Bu nedenle düşüklüğün acilen düzeltilmesi gerekmektedir. Göz bebeğini kapatmayan göz kapağı düşüklüklerinde ise, eğer düşüklük tek taraflı ise sağlam gözde kapama yapılarak kapak düşüklüğü bir süre izlenebilir. İki taraflı doğuştan göz kapağı düşüklüklerinde altta yatan nedenler araştırılmalıdır. Bu tür durumlarda genel kas hastalıkları kapak düşüklüğüne yol açabildiğinden göz doktoru ve çocuk doktorunun birlikte çalışması gerekmektedir. -Göz kapağı düşüklüğünde hangi tedaviler uygulanır? Göz kapağı düşüklüğünün tedavisi cerrahidir. Yapılacak cerrahi tedavi seçiminde muayenede uygulanacak tanı yöntemleri son derece önemlidir. Kapak düşüklüğünde yanlış tedavi uygulandığında yüz güldürücü sonuçlar alınamaz bu nedenle cerrahi tedavide tecrübe son derece önemlidir. Tanı yöntemleri arasında en önemlisi göz kapağını kaldıran kasın ne kadar çalıştığının tespitidir. Eğer bu kas iyi çalışıyorsa ameliyat sonrası sonuçlar çok daha iyi olmaktadır. Temel olarak göz kapağı düşüklüğünün tedavisinde iki yöntem mevcuttur. Birinci yöntem; göz kapağını kaldıran kas yeteri kadar çalışıyorsa bu kasın kuvvetlendirilerek daha iyi çalışır hale getirildiği levator cerrahisidir. Eğer göz kapağını kaldıran kas çalışmıyorsa göz kapağı frontal askı dediğimiz yöntem ile alnımızdaki frontal kasa içeriden asılır. Askı yönteminde bacaktan alınan otojen fascia lata veya silikon gibi materyaller kullanılabilir. Çocuklarda her iki yöntem de genel anestezi altında yapılmalıdır. Hastaların bilmesi gereken en önemli husus kapak düşüklüğünde uygulanan cerrahi sonrasında tekrar ayarlama yapmak gerekebilir. Her iki kapak arasında 1 mm' den az fark olması başarı kriteri olarak kabul edilir. Ameliyat sonrasında dikişler ise alınmaktadır. Küçük çocuklarda eriyebilen dikişler kullanılırsa dikiş alınmasına gerek yoktur. -Cerrahiye bağlı komplikasyonlar nelerdir? Göz kapağı düşüklüğü tedavisinde en önemli şeylerden biri göz kapağı yüksekliğinin ayarlanmasıdır. Kapak yüksekliği az veya çok ayarlanırsa istenen sonuç alınamaz. Yetersiz veya fazla düzeltmelerde tekrar ayarlama frontal askı cerrahisinde fazla düzeltmelerde göz kapağı yeterli esneklikte olmaz ve kapanmada problemler yaşanabilir. İyi kapanmayan göz kapakları nedeni ile saydam tabakamız korneada çok ciddi sonuçlar ortaya çıkabilir. Ancak bebeklerde ve küçük çocuklarda yapılan göz kapağı düşüklüğü tedavisinde kapak yüksekliği genel anestezi altında ayarlandığından ameliyat sonrasında ufak farklılıklar olabilir. Bu yaşlarda yapılan cerrahinin temel amacının estetik değil, göz tembelliğinin engellenmesi olduğu unutulmamalıdır. -Çocuklarda başka hangi tip göz kapağı problemleri görülebilir ? Doğuştan olabilen göz kapağı problemleri arasında göz kapağının içeri entropium veya dışarı dönmesi ektropium, sinir felçlerine bağlı olarak göz kapağının tam olarak kapanamaması lagoftalmi, göz yaşı yollarının tam olarak gelişememesi nedeni ile devamlı gözlerde sulanma, çeşitli sendrom ve anomalilere bağlı olarak üst veya alt göz kapağının tamamı veya bir kısmının gelişmemesi kolobom sayılabilir. Örneğin blefarofimozis; göz kapağında düşüklük, burun kökünde genişlik ve farklı kapak anomalileri görülen nadir bir hastalık olmasına karşın kapak düşüklüğü genelde göz bebeğini kapattığından erken yaşta tedavi edilmelidir. Bebeklerde göz kapaklarının içeri doğru dönmesi nadir görülen bir hastalıktır ancak kapağın içeri dönmesi ile beraber kirpikler kornea dediğimiz saydam tabakaya değerek ciddi görme problemlerine yol açabilir. Tanıda öncelikle kapağın içeri dönmesinin kalıcı mı yoksa yaş ilerledikçe geçebilecek bir durum mu olduğu ortaya konmalıdır. Epiblefaron denilen ve alt göz kapağının sadece bir kısmının içeri döndüğü durumlarda acil tedaviye gerek yoktur ve kornea zedelenmesi yoksa beklenebilir çünkü hastalık göz kapağının gelişmesi ile kendiliğinden geçer. Entropium dediğimiz alt göz kapağının kalıcı olarak içeri dönmesinde ise mutlaka acilen tedavi yapılmalıdır çünkü kirpiklerin devamlı korneaya sürtmesi ile gözde delinme meydana gelebilir. Sinir felçlerine bağlı olarak göz kapaklarının tam olarak kapanamaması lagoftalmi olarak ifade edilir. felcine bağlı olarak göz kapakları özellikle uykuda açık kalır, gözde kızarıklık, yanma batma ve alt göz kapağında gevşeklik gelişir. Sinir felcinin nedenleri araştırıldıktan sonra tedaviye geçilmelidir. Medikal tedavide suni gözyaşı damlaları ve antibiyotikli damlalar verilmelidir. Eğer felç durumunda bir iyileşme görülmüyorsa göz kapaklarının kapatılamaması korneaya zarar verebileceğinden göz kapaklarının kapanabilmesi amacı ile üst göz kapağına çeşitli ağırlıklarda altın plaklar yerleştirilerek kapak kapanması sağlanır. Gevşek alt göz kapağı da sıkılaştırılarak üst ve alt göz kapaklarının birbirine yaklaştırılması amaçlanır.
Göz Kapağı Düşüşklüğü Nasıl Anlaşılır? Belirtileri ve Nedenleri Nelerdir? Göz kapağında düşüklük olan insanlar bunun sebebini basite indirgeyebiliyor. Ancak diyabet, hipertansiyon gibi önemli rahatsızlıklara sebep olabileceğini söylemeliyiz. Göz kapağı düşüklüğü belirtileri ile her yaştan insanda ortaya çıkabilir. Bazı sebepler etkin biçimde gözlemlense de genetik yatkınlığı yüksek bir rahatsızlıktır. İçindekilerGöz Kapağı Düşüklüğü Belirtileri Nelerdir?Göz Kapağı Düşüklüğünde Ne Zaman Doktora Gidilir?Göz Kapağı Düşüklüğü Nedenleri Göz Kapağı Düşüklüğü Belirtileri Nelerdir? Göz kapağı düşmesi öncelikle bir kas rahatsızlığı olarak değerlendirilir. Üst göz kapağında oluşan bir düşüklük ile bu sorun yaşanmaya başlar. İlk bakışta yalnızca estetik bir kusur olarak değerlendirilmesi mümkündür. Fakat bu zamanla daha geniş bir sorun yelpazesine dönüşür. Örneğin görme pozisyonu ve açısı bakımından kayıplara yol açar. Hatta bazı hastalarda üst kapağın doğrudan elle kontrol edildiği ve yukarıya kaldırabilmek için destek verildiği gözlemlenir. Bunların tamamı göz kapağı düşüklüğü belirtileri arasında yer alsa da tehlikenin farkında olmadığımız kesin. Çünkü yalnızca gözlemlenebilir üst kapak hareketleri bu sorunu gündeme getirmez. Aksine göz sağlığı açısından da önemli bir noktadan söz edebiliriz. Üst göz kapağının düşmesi Üst göz kapağı hareketlerinde zorlanma Görüş alanının daralması Göz kapağı hareketlerinde kaş kullanımı Üst kapağı kaldırabilmek için başı geriye doğru yaslamak Bulanık görme Çift görme Göz sulanması Göz yorgunlukları Yukarıda sıralı olan maddelerden en az iki tanesini yaşıyorsanız doktora başvurmalısınız. Çünkü bunlar düşük göz kapağı belirtisidir. Muayene edilerek tetkiklerin sürmesi gerekir. Farklı bir hastalığın habercisi olarak bu reaksiyonlar gözlemleniyor olabilir. Göz Kapağı Düşüklüğünde Ne Zaman Doktora Gidilir? Öncelikle göz kapağı düşmesi nasıl anlaşılır diye sorulduğunda birçok farklı etkenden söz ediliyor. Yukarıda belirttiğimiz belirtilerin bir veya daha fazlasını gözlemliyorsanız bu sorunla yüzleşeceğiniz aşikâr. Tabi ki burada teşhis aşamasında farklı hastalık belirtileri çıkıp çıkmayacağını bilemezsiniz. Ciddi sistemik rahatsızlıklar için gözde üst kapağın düşmesi sık karşılaşılan bir sinyaldir. Göz kapağı ne zaman düşük olarak kabul edilir 1-2 mm düşük Normal Karşılanabilir 3-6 mm düşük Doktora Başvurmalısınız 7 mm ve daha düşük Cerrahi Operasyon Gerektirir Öncelikle göz kapağının düşmesi durumunda aklınıza gelen estetik kusur ikinci planda olmalıdır. Çünkü ciddi bir hastalığın teşhisi için önemli bir adım olarak kullanılabileceğini unutmayın. Göz Hastalıkları Diyabet Hipertansiyon Kas Erimesi Sinir Hastalıkları Tabi ki standart bir kas zayıflığından kaynaklanabilmesi ya da genetik formlardan ötürü böyle bir sorunla karşılaşmanız mümkündür. Ancak her ihtimale karşı teşhis ve erken tedavi amacıyla doktora gözükmenizde fayda var. Vakit kaybetmeden muayene olmanız en doğru sonucu verecektir. Göz Kapağı Düşüklüğü Nedenleri Günümüzde göz kapağında düşüklük olan hastaların sebep sonuç ilişkisi tam anlamıyla kurulamayabiliyor. Genetik faktörün çok önemli bir rol oynadığı bir problem olarak teşhis etmek zorlaşabiliyor. Genetik Yaşlanma Göz Çevresinde Rahatsızlık Göz Hastalıkları Kas Zayıflaması Kas Erimesi Miyastenya Gravis Çizgili Kas Felç Beyin Anevrizması Sinir Hasarından Kaynaklanan Rahatsızlıklar Homer Sendromu Beyin Tümörü Göz kapağı düşük olan kişilerin çoğunlukla tek veya çift gözünde de aynı sorun var mı diye bakılır. Fakat buradan nedenlerini anlamak mümkün değildir. Kalıtsal özellikler dahi bu aşamada yeterli sonucu vermez. Tetikleyen hastalığın belirtisi var mı diye kontrol edilmelidir. Eğer altında yatan sebep bulunursa ve kas yıpranmaları onarılırsa göz kapağı cerrahisiyle kolaylıkla bu problemden
Bebeklerde göz kapağı düşüklüğü sonradan ya da doğuştan gerçekleşebilir. Peki bu göz problemi bir diğer ismiyle pitoz, hangi durumlara bağlı olarak gelişiyor, tedavisi nasıl yapılıyor? Yazımızda anlattık! Göz kapağı düşüklüğü pitozis nedir? Göz kapağının gözün bir kısmını kapatacak şekilde olması gerekenden daha sarkık ve aşağıda olması durumuna göz kapağı düşüklüğü bir diğer ismiyle pitozis ismi verilir. Doğumsal konjenital pitozis ya da sonradan gelişen bazı sebeplere bağlı olarak görülebilir. Çoğunlukla tek bir gözde meydana gelir ancak iki gözde de görüldüğü durumlar söz konusu. Bu duruma da bilateral pitosiz ismi veriliyor. Çocuklarda Miyop Belirtileri ve Tedavisi Nedir? Bebeklerde göz kapağı düşüklüğü neden olur? Doğumsal göz kapağı düşüklüğü daha anne karnındayken başlıyor. Bu durum genellikle göz kapağını tutan kasın anne karnında yeterince gelişememesi nedeniyle meydana geliyor. Bu durum çok erken dönemlerde tespit edilebiliyor. Bebek gözlerini açmaya çalıştığında bir gözünün diğerinde daha kısık durması bu soruna işaret edebilir. Bu bir uzmanın incelemesi ile netleşir. Sonradan gelişen göz kapağı düşüklüğü ise genellikle dış etkenlere bağlı olarak göz kapağı kaslarının zayıflaması ya da hasar görmesi ile meydana gelir. Göze alınan bir darbe, gözde bir tümör varlığı ya da başka bir sebeple kullanılan ilaçların yan etkileri nedeniyle bebeklerde göz kapağı düşüklüğü görülebilir. Bebeklerde Göz Çapaklanması ve Gözyaşı Kanalı Tıkanıklığı Göz kapağı düşüklüğü belirtileri nelerdir? Gözlerden birinde ya da her ikisinde gözle görülebilecek kısıklık, Sorunu yaşayan kişinin daha iyi görebilmek için kafasını ya da kaşlarını kaldırması, Bu hareketlere bağlı yaşanan baş, boyun ağrısı, Gözde kuruluk ve yaşarma, Tek gözde yaşanan kapak düşüklüğünün ileri seviyede olmasına bağlı göz tembelliği, göz kapağı düşüklüğü belirtilerindendir. Bebeklerde Göz Kayması Şaşılık Neden Olur, Nasıl Geçer? Bebeklerde göz kapağı düşüklüğü tedavisi nasıl yapılır? Bu vakalarda tedavi seçeneği kişiye özel değişir. Kapak düşüklüğünün iki gözde de olması, sorunun doğuştan mı yoksa sonradan mı olduğu, darbe alınıp alınmadığı, kısıklığın seviyesi, göz kapağı kasının gücü gibi tüm bu unsurlar bir araya getirilip değerlendirilir. Eğer görüş yeterince etkilenmiyorsa ve yaş küçükse, aralıklı muayenelerle ilerleyişi izlenir. Bu esnada bebeklerde göz kapağı düşüklüğü kendiliğinden geçer mi sorusuna yanıt verelim. Evet, bir süre sonra bazı vakalarda düşüklüğün ilerlemesi durabilir. Eğer göz kapağı düşüklüğü seviyesi görüşü etkilemiyorsa, ilerlemesini durdurmak ya da görmeyi rahatlatmak için bazı özel gözlükler ile damlalar reçete edilebilir. Küçük yaşlarda cerrahi müdahale önerilmez. Eğer ilerleyen yaşlarda kapak gitgide düşüyorsa erişkinliğe gelindiğinde göz kapaklarını kaldırma operasyonu yapılabilir. Bebeklerde Göz Hastalıkları ve Belirtileri! Bu içerikte yer alan bilgiler hiçbir şekilde doktor tavsiyesi yerine geçmez.
Bebeklerin Görme Gelişimi Nasıldır?Bebeklerde Göz Hastalıkları Belirtileri Nelerdir?Bebeklerde Göz Hastalıkları ve Tedavi Yöntemleri Nelerdir?Göz TembelliğiŞaşılıkGöz SulanmasıPrematürite RetinopatisiGözyaşı Kanalı TıkanıklığıNormal Doğum ve EnfeksiyonGöz Kapağında LekelerBebeklerde Göz Muayenesi Ne Zaman Yapılmalıdır? Bebeklerde Göz Muayenesi Nasıl Yapılmalıdır? En temel duyularımızdan biri olan görme, bir bebek dünyaya geldikten 3 ya da 4 ay sonra gelişmeye başlar. Zamanında doğan bebekler annelerinin yüz ifadelerini ilk hafta içinde görmeye başlarken erken doğan bebeklerde bu süre daha uzun olur. Bu sebeple bebeklerin doğum sonrası dönemde özellikle retina tabakasının gelişimi yakından takip edilmelidir. Bebek ve çocuklarda görülebilen birçok göz problemi erken tanı ve teşhis ile daha kolay ve başarılı bir şekilde tedavi edilebilir ya da hafifletilebilir. Özellikle göz problemi olan ebeveynler bebeklerinin göz kontrollerini mutlaka yaptırmalıdır. Şimdi gelin hep birlikte bebeklerde göz hastalıkları belirtileri ve tedavisi hakkındaki makalemizi okumaya başlayalım. Bebeklerin Görme Gelişimi Nasıldır? Bebeklerin görme gelişimi anne karnında başlayıp doğum sonrası da devam eder. Bu sebeple dünyaya gözlerini açan bebek her şeyi net olarak göremez. Peki, doğum sonrası bebeklerin görme gelişimi nasıl olur? Yenidoğan bebekler ilk haftalarda 20 cm uzaklıktaki nesne ya da kişileri rahatlıkla görebilir. Bebekler ilk doğduklarında gözleri şiş ya da kızarık olabilir. Bu endişelenmenize sebep olabilecek bir durum değildir. Doğum sırasındaki basınç bu şişkinlik ya da kızarıklıklara yol açabilir. Ancak 1-2 hafta içinde normale döner. Dünyaya gözlerini açan bebekler karşısındaki insanların gözünün içine bakar. Bu sebeple, bebeğinizle göz teması kurmanız sosyal açıdan ve onun kendini güvende hissetmesi için faydalıdır. Bebeklerin doğumdan sonra gözlerinin rengi değişebilir. Bebeğiniz 3 ile 6 ay arasında kalıcı göz rengine kavuşur. Bebekler ilk 1 ay içinde ışığa kısa süreli bakabilirler. Hatta siyah beyaz nesneleri renk kontrastı sebebiyle renkli nesnelere göre daha kolay ayırt edebilirler. Bebeğim ağladığında neden gözyaşı akmıyor diye düşünebilirsiniz. Bu bebeklerin gelişimi ile ilgili bir durumdur ve ortalama 1 aylıkken gözyaşı gelmeye başlar. Bebekler ilk aylarda net olarak göremezler. Bu hem dış dünyaya alışma süreci hem de göz gelişimi açısından doğal bir süreçtir. Ancak 2 aylık olduğunda sizi net bir şekilde görebilir ve hatta gülümsemeye başlayabilir. Sağlıklı ve iyi gören gözler, çocuk gelişiminde büyük bir öneme sahiptir. Bu sebeple çocuğunuzun yaşam kalitesi de etkilemektedir. Küçük oldukları ve problemlerini tam olarak anlatamadıkları için onlara sorular sorarak ya da gün içindeki aktivitelerini takip ederek bir sorun var mı diye takip etmeniz doğru olacaktır. Anne ve baba olarak bebeklerde göz hastalıkları belirtileri nelerdir, bebeğimin göz sağlığı ile ilgili bir problem olup olmadığını nasıl anlarım diye merak ediyorsanız aşağıda yer alan belirtileri kontrol edebilirsiniz. Baş ağrısı, Televizyonu yakın mesafeden izleme ya da gözlerini kısarak bakma, Kitap okurken ya da resim yaparken 30 cm den daha yakın mesafeden bakma ya da okuduğu yeri kaçırma, Kızarıklık, Çapaklanma ya da sulanma şikayeti, Gözde kayma hissi, Göz kapağı düşüklüğü, Bir gözü kapatarak bakma, Baş dönmesi, bulantı, Dalgınlık veya sakarca hareket etme, Sık sık gözlerini kaşıma, Bebeklerde 4-6 aylıkken odaklayamama. Eğer bebeğinizde bu şikayetlerden biri ya da birkaçı mevcut ise vakit kaybetmeden konusunda uzman bir göz doktoruna gitmenizi tavsiye ederiz. Bebeklerde Göz Hastalıkları ve Tedavi Yöntemleri Nelerdir? Yetişkinlere göre bebeklik ve çocukluk çağında göz problemlerini tespit etmek daha zordur. Bu sebeple göz ile ilgili bebeğinizde gördüğünüz farklılıkların yanı sıra rutin göz muayenesi de belirli aralıklarda yapılmalıdır. Bebeklerde görülen göz hastalıkları ve tedavi yöntemleri şunlardır Göz Tembelliği Görme duyusunun anormal gelişimi sonucu bebeklerde göz tembelliği görülebilir. Bu sorun kalıtsal olabileceği gibi erken doğan ya da gelişimi daha yavaş seyreden bebeklerde ortaya çıkabilir. Tıp dilinde ambliyopi denen bu göz hastalığı herhangi organik bir temele dayanmayan ve genellikle tek gözde görme kaybı olarak ifade edilebilir. Az gören veya bozuk gören gözün beyne ilettiği görüntünün zamanla beyin tarafından algılanmasındaki yavaşlama sonucunda oluşur. Belirtileri şunlardır; Gözde iç ya da dış tarafa doğru kayma, İki gözün aynı anda hareket etmemesi, Göz kapağında düşüklük, 7 yaşına kadar çocuklarda çift görme dengesi oluştuğundan tedavide erken tanı oldukça önemlidir. Görme testleriyle kolayca tanısı konulabilen bu hastalık doğru gören gözün kapatılması ya da diğer gözün de diğeri gibi az görmesini sağlayan ve bu şekilde iki gözü de aynı şekilde çalışmaya zorlayan damlalar ile kolayca yapılabilir. Şaşılık Göz tembelliğinin en sık rastlanan nedenlerinden biri de şaşılıktır. Gözlerin doğru pozisyonda durmasını sağlayan bir kas grubu vardır. Bu kas grubunda meydana gelen dengesizlik sonucu gözler birbirine yaklaşması ya da uzaklaşması sonucunda şaşılık oluşur. Şaşılıkta en büyük problem derinlik algısının kaybolmasıdır. Beyin iki gözden gelen görüntüyü birleştirir ve 3 boyutlu hale getirir. Eğer kişide şaşılık problemi varsa beyin sağlıklı gözden gelen görüntüyü seçer ve böylece derinlik algısı yok olur. Bu sebeple tembel olan göz bir süre sonra görme yetisini kaybedebilir. Çocuklarda %5 oranında görülen bu hastalığın nedenleri ise kalıtsal yatkınlık, kafaya alınan darbe ya da ateşli hastalıklardır. Belirtileri ise şöyledir Gözlerde paralellik olmaması, Değişik baş pozisyonları, Gözlerde ağrı, Baş ağrısı, Okumada güçlük. Bebekler ilk doğduklarında bazen gözlerinde kayma ya da birbirine yakın olması gibi durumlar yaşanabilir. Bu hemen şaşılık olarak değerlendirilmemelidir. Bebeğin göz kapaklarının ve burun kökünün genişliği böyle görünmesine yola açabilir. Bu sebeple endişeye kapılmadan bu konuyu doktorunuzla görüşebilirsiniz. Ayrıca şaşılığın tanısı ve tedavisi de oldukça kolaydır. Yapılan göz testleri sonucu şaşılık olup olmadığı ve derecesi tespit edilir. Sonrasında göz hastalığına uygun gözlük ya da kapama tedavisi uygulanırken ileri seviye durumlarda ise cerrahi müdahale gerekebilir. Göz Sulanması Özellikle doğumdan sonraki ilk 3 ayda sıklıkla görülen göz sulanması genel olarak gözyaşı kanalının tıkalı olmasından kaynaklanır. Gözyaşı kanalları doğum sonrasında kendiliğinden açılır. Hatta yenidoğan bebekler ilk günlerde ağladıklarında gözyaşı akmaz ve bu durum bi süre sonra kendiliğinden düzelir. Ancak gözyaşı kanallarında açılma olmadıysa gözyaşının kendiliğinden akması sorunu kendini gösterir. Bu sulanma devamlı ya da aralıklarla olabilir. Göz sulanmasının sebepleri şunlardır Gözlerin iç tarafında iltihaplanma, Uyku sırasında kirpiklerin birbirine yapışması, Yabancı bir cismin gözle teması, Alerji. Göz sulanması genel olarak basit yöntemlerle çözüme kovuşturulabilir. Kaynatılmış ılık su ve pamuk yardımıyla gözlerin silinmesi, masaj ya da hapşırmalar ile gözyaşı kanalları açıldığında sorun ortadan kalkar. Ancak uzun süre devam eden bir durum varsa mutlaka doktora başvurulmalı ve tedaviye başlanmalıdır. İlaç ya da ileri seviyelerde cerrahi müdahaleler göz sulanması hastalığının tedavi yöntemleridir. Hipermetrop ve Miyop Hipermetrop yakını, miyop ise uzağı görme ile ilgili göz hastalıklarıdır. 4 yaşına kadar olan tüm çocukların neredeyse %30’unda düzeltilmesi gereken bir göz kusuru vardır. Hipermetrop ya da miyop olan bebekler ve çocuklarda uyaranlara verilen tepki yavaş ve daha güvensizdir. Oyuncak ya da nesneleri görmek için daha yakın tutarlar ya da gözlerini kısarak bakarlar. Görme tam olarak sağlanamadığı için sakarca hareketlerde bulunabilirler. Bu problemler iki gözde olduğu gibi tek gözde de olabilir. Böyle bir durumda ise göz tembelliği oluşabilir. Tedavilerinde çocuğun yaşına uygun gözlükler kullanılır. Katarakt Bu hastalığın yaşlılarda olduğuna dair genel bir kabul olsa da 250 çocuktan birinde bu rahatsızlık görülebiliyor. Bebeklerde görülmesinin nedeni gene olarak annenin hamileyken geçirdiği enfeksiyon ya da kullandığı ilaçlardan kaynaklanabilir. Belirtileri şunlardır; Bir göz bebeğinin diğer gözden farklı olması Kataraktlı gözün beyaz ve donuk görünmesi Doğuştan kataraktlı olan bebeklerde erken tanı ve tedavi oldukça önemlidir. Katarakt körlükle sonuçlanabileceği için doğumdan sonraki ilk 6 haftada tedavi edilmesi gerebilir. Uygulanacak tedavi ya da cerrahi operasyon için mutlaka konusunda uzman bir doktora başvurulmalıdır. Prematürite Retinopatisi Erken doğan bebeklerde, retina damarlarının doğuma kadar gelişmemesinin sonucu olarak ortaya çıkan prematürite retinopatisinin tedavi edilmediği takdirde görme kaybı ile sonuçlanabileceğini belirten Prof. Dr. Solmaz Balcı Akar, “Prematürite retinopatisinin aile tarafından başlangıç döneminde tespit edilmesi mümkün olmuyor. Durum ancak prematüre doğan bebeklerde mutlaka yapılması gereken rutin göz muayeneleri esnasında saptanıp tedavi edilebiliyor. Aileler, gözbebeğinin beyaz olduğunu fark edip doktora başvurduklarında ise tedavi şansı çok düşüyor” diyor. Gözyaşı Kanalı Tıkanıklığı Yenidoğanlarda sıklıkla görülen tablolardan biri de gözyaşı kanalının doğum esnasında tam açılamamasına bağlı gözyaşı kanal tıkanıklığı oluyor. Bebeklerin yüzde 20’sinde görülen bu durum kendini gün boyu gözün yaşarması ile belli ediyor. Doktor tarafından önerilen damlanın kullanılması ve tarif edilen masajın yapılması ile kanal birkaç ay içinde açılıyor. Eğer altı aya kadar düzelme olmazsa kanal, anestezi altında sonda yapılarak açılabiliyor. Normal Doğum ve Enfeksiyon Normal doğum ile dünyaya gelen yenidoğanların gözlerinde enfeksiyon riski yüksek oranda seyrediyor ve genellikle antibiyotik tedavisi uygulanıyor. Göz Kapağında Lekeler Yenidoğanların göz kapaklarında sıklıkla kırmızı lekeler görülebiliyor. Hemanjiyom denilen bu damar yumaklarının gelişimi iki yaş civarında duruyor. Çocuk yedi yaşına geldiğinde ise yüzde 70’i geriliyor. Bebeklerde Göz Muayenesi Ne Zaman Yapılmalıdır? Doğumdan hemen sonra her bebeğe mutlaka göz muayenesi yapılmalıdır. Bunun yanı sıra bebeğinizle evinize geldikten sonra da sorunlar ortaya çıkabilir. Bu sebeple bebeğinizde herhangi bir problem olduğunu düşünüyorsanız doktorunuza başvurmalısınız. Bunun yanı sıra ailede kalıtsal bir göz problemi olsun olmasın 1 yaşında, 3 yaşında ve okul öncesi dönemde rutin göz kontrolleri yaptırılmalıdır. Anne-babaların ilk bir aydan sonra bebeğin göz fonksiyonlarını takip etmesi, bebeğin kendileri ile göz kontağı kurup kurmadığına dikkat etmeleri gerekiyor. Bebek bu ilişkiyi kuramıyorsa veya gözünde dıştan fark edilecek bir renk ve şekil farklılığı varsa doktora başvurulmalı. Prematüre bebeklerin doğumdan bir ay sonra rutin göz doktoru muayenelerinin başlaması önem taşıyor. Normal doğumla dünyaya gelen bebeklerin ilk aydan sonra yapılan muayenesinde göz sağlığı normal bulunursa 1,5 yıl sonra ayrıntılı muayene yapılması öneriliyor. Bebeklerin gözlerindeki şaşılık ve görme kusurları ilk aydan sonra bebek büyüdükçe ortaya çıkıyor. “Çocuklarda Göz Tembelliği” Konulu yazımızı okumak için aşağıdaki bağlantıya tıklayabilirsiniz. Çocuklarda Göz Tembelliği Bebeklerde Göz Muayenesi Nasıl Yapılmalıdır? Bebeklerde göz muayenesi, gözbebeği genişletilerek cihazlar yardımı ile ön ve arka göz bölümlerinin incelenmesi şeklinde yapılıyor. Bebeğe konulan tanıya göre; ilaç, lazer ya da cerrahi tedavi uygulanıyor. Tümörlerin tedavisi ise daha değişken oluyor. Tedavi yöntemleri arasında radyoterapi veya radyoaktif plaklar da yer alıyor. Bebeklerde göz hastalıkları belirtileri ve tedavisi ile ilgili aklınıza takılan tüm soruları yorum kısmında bizimle paylaşabilirsiniz. Sağlıklı günler diliyoruz. 🙂
bebeklerde göz kapağı düşüklüğü belirtileri